12 Ağustos 1988 günü Manchester’da, 3 ay erken doğduğu sırada doktorların hayatta kalıp kalmayacağına dair bahse girdikleri bir bebek; Tyson Fury. Bu bebeğin ilk tartısında 500 gram ölçülüp, 34 sene sonra son dönemin en iyi ve dokunulmaz ağırsıkleti olarak gösterilmesine ufak çaplı bir mucize diyebiliriz. Ancak bebeğin babası oğlunun içindeki savaşçıyı o dönemden görmüş olacak ki; oğlunun adını o dönemki en iyi boksör olan Mike Tyson’dan esinlenip Tyson koydu ve Çingene Kralın hikayesi başlamış oldu.
“Ben bir çingeneyim ve insanların hakkımda ne düşündüğü umrumda değil.”
Tyson Fury
İrlanda kökenli ailesinde pek çok boksör bulunan Tyson, eline ilk kalem aldığı dönemde boksla ilgili şeyler çizip, boks maçları hakkında yazılar okuyup bunları babasına anlatıyordu. Kardeşleri tarafından utangaç ve sessiz olarak nitelendirilen Tyson, 10 yaşındayken babasına yardım etmek için okulu bıraktı. Henüz 14 yaşındayken 1.95 boyuna ulaştı ve boksa bu yaşta başladı. Amatör kariyerinde İrlanda ve İngiltere’yi temsil eden, aynı zamanda madalyalar kazanan Fury, 2008 yılında Pekin’de yapılan Olimpiyat Oyunları’na katılmayı hedeflemişti. Ancak ne İngiltere ne de asıl kökeni olan İrlanda takımlarına katılamadı ve profesyonelliğe adım attı. İlk profesyonel maçına çıkarken kendine ‘Çingene Kral’ lakabını taktı ve ilk rauntta rahatça nakavtla kazandı çünkü rakibi onun ne kadar büyük olduğunu görünce zaten maçtan kopmuştu. Devamındaki 7 ay içerisinde 6 kez daha rakiplerini yenmeyi başardı. Aynı yıl içinde 17 yaşındayken tanıştığı Paris ile evlendi.
7-0 skoruyla İngiltere Şampiyonluğu için ringe çıkan Tyson, John McDermott’u puanla yendi ve kemeri omzuna takmayı başardı. Ancak bu galibiyet çok tartışıldı ve rövanşa karar verildi. Bu zaferin ardından iki galibiyet daha elde eden Fury, 2010 yılında yapılan McDermott rövanşını bu kez çok daha ezici bir performans gösterip nakavtla kazanmayı başardı.
Bu maçın devamındaki 4 ayda 3 galibiyet daha alan şampiyon, daha büyük bir kemeri elinde tutan, yani Britanya Milletler Topluluğu şampiyonu olan ve o dönem yenilgisiz olan Derek Chisora ile karşılaştı. Londra’da bulunan Wembley Stadyumunda gerçekleştirilen maçı hakem puanıyla net şekilde kazanan Fury, kemerini Neven Pajkic’e karşı başarıyla savunduktan sonra kemeri boşa çıkarıp İrlanda şampiyonluğu için dövüşmeye karar verdi. 2012 yılında Martin Rogan’ı beşinci rauntta nakavt ederek bu kemeri de kazanmayı başardı ve daha önemli gördüğü İrlanda şampiyonluğuna ulaştı.
Bu dönemde babasının bir adamı neredeyse kör edecek şekilde dövmesinden dolayı hapse girişi Tyson için kötü bir gelişme oldu. Koçluk görevini amcasına bıraktı ve yoluna devam etti. 2012 yılında Vinny Madalone’yi nakavt ederek WBO Kıtalararası kemerini kazanmayı başardı ve 5 ay sonrasında Kevin Johnson’u da yenerek 20-0 skoruna ulaştı. Çingene Kralın sıradaki maçı ise evinde uzakta New York’ta ki Madison Square Garden’daydı. Bu maçta Amerikalı Steve Cunningham karşısında zorlansa da 7. raundda rakibini bitirmeyi başardı. Kasım 2014’te daha önceden devirmeyi başardığı Chisora ile bu kez üç kemer için birden mücadele etti ve kazanıp üç kemeri de beline taktı. Maç sonunda ise Wladimir Klitschko’ya ‘Senin için geliyorum’ demeyi de ihmal etmedi. Bu maçtan 3 ay sonra Christian Hammer’a karşı WBO Uluslararası kemerini koruyan Fury, kariyerinin en büyük maçına 28 Kasım 2015 tarihinde çıkacaktı. Rakibi 5 kemerin ortada olduğu maçta; Ukraynalı efsane boksör Wladimir Klitschko’ydu. Bu maçın basın toplantısına Batman kostümüyle gelen Fury, Joker kostümlü birisini sembolik olarak döverek basın toplantısı şova çevirmiş oldu. Rakibini ise 12 raundun sonunda devirmeyi başararak tarih yazdı. Bu sonuçta Ukraynalının 11 yıldaki 22 maçlık galibiyet serisine de nokta koymuş oldu.
“İyilik kötülüğü her zaman yener, bunu Klitschko ile aramda da görüyorum.”
Tyson Fury
Buraya kadar 25-0 skoruyla Dünya boksunum zirvesine çıkan, geri adım atmayan, yeri geldiği zaman akıllı ve yeri geldiği zaman agresif dövüşen bir şampiyonun hikayesini okuduk. Ancak beş prestijli kemeri bir efsaneye karşı kazanan Fury, en tepeye çıktıktan sonra dibe doğru yol almaya başladı. Sürekli alkol ve madde kullanan, her şeyi bırakıp 180 kiloya kadar çıkan ve depresyona giren Fury, o dönemde yaşama isteğinin kalmadığını söylüyordu. Klitschko zaferinden sonra kanıtlayacak bir şeyi kalmadığını düşünen Tyson, neredeyse intihar edecek hale gelmişti.
Bu süreçte kemerleri elinden alınan, testlerinde doping ve kokaine rastlanan Fury için işler iyice kötüleşti. Boks lisansı iptal edildi. Ailesinin ve özellikle eşi Paris’in de yardımıyla tekrardan yaşama ve boksa tekrar odaklanan Fury, cezasının bitişiyle birlikte, tam 3 yıl sonra ringlere döndü. Bütün kötü alışkanlıklarını bırakabilmişti. 2016 yılında amcasının ölümüyle yeni koçu Davies ile hazırlık yapan Fury, bu dönemde yaklaşık 60 kilo verdi. ESPN ile yaklaşık 100 milyon dolarlık bir sözleşme imzaladı. Bu kez bir daha düşmemek üzere zirveye çıkmaya kararlıydı. 2018 yılında 3 ay içinde 2 önemli ismi, Sefer Seferi ve Francesco Pianeta’yı yenerek tekrardan kendini kanıtlayarak gözünü zirveye çevirdi.
“Geçmiş geçmişte kaldı. Dün yaşananlar tarih oldu. Artık geleceğe bakıyorum.”
Tyson Fury
Sırada 40-0’lık namağlup skoruyla korkutucu Deontay Wilder vardı. İkili arasında 2016 yılında Wilder’ın Spitzka’yı mağlup ettiği maçta zaten bir gerginlik ve laf dalaşı yaşanmıştı. O gün yaşananlar bu ikili arasında olacaklar hakkında insanlara biraz fikir vermişti ama durum bu noktanın çok daha üstüne çıkacaktı. Ekim 2018’de bu dev maç için basın toplantıları yapıldı ve rekabet daha da ateşlendi. Sonunda 1 Aralık 2018 günü Los Angeles’ta ringe giren ikili ayrık karar ile berabere kaldı. Çoğunluğun fikrine göre maçı önde tamamlayan isim Fury’di ancak Wilder da rakibini 2 kez yere sermeyi başarmıştı. Tabii ki rövanş kaçınılmazdı.
Fury, Wilder rövanşından önce 2019 yılında namağlup Tom Schwarz’ı ikinci rauntta nakavt ederek WBO Kıtalararası kemerini kazandı. Ardından başka bir namağlup dövüşçü Otto Wallin’i de hakem kararıyla devirdi. Rakip Wilder de 2019 yılını Ortiz ve Breazeale’yi nakavtlarıyla geçerek kemerini korudu.
“Dünyada 7 milyar insan ve bir tane de ağır sıklet kralı var; o da benim.”
Tyson Fury
22 Şubat 2020 tarihinde yapılan rövanş karşılaşmasında, her şey Fury’nin istediği gibiydi. Rakibini iki kez yere seren Fury, yedinci rauntta rakip köşenin havlu atmasıyla WBO ve Ring Magazine ağır sıklet kemerlerinin yeni sahibi oldu. Yıllar sonra tekrar zirveye çıkan Çingene Kral, 17 milyon dolar gişe geliri getiren bu maçla birlikte başka bir rekoru da kırmış oldu.
Üçlemenin söz konusu olduğu dönem Fury – Joshua söylentileri ve pandemi süreciyle birlikte bir süre açıklama yapılmadı. 12 Ekim 2020 tarihinde Fury, üçleme yapılacağını duyurdu.
9 Ekim 2021 gecesinde şampiyon Tyson Fury, âdeta ringe gömerek rakibi Deonte Wilder’ı ikinci kez bitirmeyi başardı ve üçlemenin galibi oldu. Maç sonunda rakibini teselli etmeye giden ancak karşılık bulamayan Fury, “Onun için dua edeceğim.” dedi ve kendini ‘Çağın en iyi boksörü’ olarak niteledi.
Tarihin en iyi üçlemelerinden birini son derece görkemli şekilde tamamlayan Fury, unvanlarını Dillian Whyte’a karşı koruyacaktı ancak o dönemdeki karışık Fury – Usyk – Joshua denklemi yüzünden bu maç biraz gecikti. Sonunda bu maç 23 Nisan 2022 tarihine ayarlandı. Biletlerin 3 saatte satıldığı maçta seyirci rekoru kırıldı. 94 bin kişiyle dolan Wembley Stadyumu’nda, rakibi Whyte’ı altıncı rauntta yere seren Fury, unvanlarını korumuş oldu. Maç sonunda ise hayranlarını üzen bir açıklama yaptı. 34 yaşında olduğunu ve 20 senedir bu işe uğraştığını söyleyen Fury, yenilmez bir şekilde emekli olduğunu açıkladı. Aynı anda UFC Ağırsıklet Şampiyonu Francis Ngannou ile bir maç için sözleşse de bu maçın sadece gösteri amaçlı olduğunu belirtti.
14 yıllık boks kariyerine 23 tanesi nakavtla olmak üzere 32 galibiyet sığdıran Çingene Kral, kariyerini dönemin tartışmasız en iyi ağır sıklet boksörü olarak tamamladı. Londra’da, Las Vegas’ta, New York’ta ve pek çok yerde şampiyonluk maçlarına çıktı ve kemerleri kazandı. Ama kariyerinde asıl özel olan şey bu değil. Her sporda büyük şampiyonlar olabilir ancak Tyson Fury, bu sporda dipten zirveye iki kez yükselmeyi başardı. Emekli UFC şampiyonu Khabib Nurmagomedov dövüşçüler hakkında, ‘Bir dövüşçü asla iki kez zirve dönemi yaşayamaz’ demişti ve bunun doğru olduğu çok kez kanıtlamıştı. Ancak Tyson Fury bu sözün aksini başardı ve bir mucize yarattı. Kötü alışkanlıkların içinde kaybolduğu ve intiharın eşiğinde gezdiği 2,5 seneye rağmen çok güçlü bir şekilde geri dönüp boks dünyasının zirvesine çıkmayı başardı. Videolarını ilk kez izleyen birisi korkutucu ağır sıkletlerin karşısında onu güçsüz, göbekli ve hantal biri olarak görmüş olabilir ancak Tyson Fury motivasyonu, kararlılığı ve yeteneği ile hepsini devirmeyi başardı. Boks dünyasının tahtında sona eren kariyeriyle Çingene Kral, benzerine az rastlanacak hikayesiyle pek çok genç sporcuya ilham veren bir karakter. Yere düşse bile her zaman kalkan, en güçlü adamları bile yere seren ve galibiyetlerinden sonra ringin ortasında eşi Paris için şarkı söyleyen Tyson Fury, her yönden eşsiz bir sporcu ve şampiyon olarak hatırlanacak.
“Dünyaya depresyondan geri dönüp zirveye çıkılabileceğini gösterebilirsem, herkes bunu yapabilir.”
Tyson Fury
